300 yıllık hasır bileziği coğrafi işaret tescilini aldı!

Diyarbakır Ticaret ve Sanayi Odası (DTSO) ve Diyarbakır Kuyumcular Odasının birlikte düzenlediği toplantıda DTSO adına konuşan Meclis Üyesi Serdar Ay, konuşmasına Gazze’ye yapılan saldırıları kınayarak başladı. Ay, hazırlık aşamasında oldukları bazı etkinlikleri Gazze’ye yönelik saldırılar nedeniyle iptal ettiklerini de belirtti.

Diyarbakır’ın maden sanatı alanında da ilklerin yaşandığı kadim bir kent olduğunu belirten Ay “Yerleşik yaşamın ilk yaşandığı yerlerden olan ilimiz, aynı zamanda Anadolu’da madenden yapılmış ilk takıları kullananların da yurdu olmuştur. İl sınırları içerinde yer alan Çayönü’nde yapılan arkeolojik kazılardan elde edilen bulgular, bu coğrafyada madeni takıların kullanımının Neolitik Döneme kadar gittiğini göstermiştir.

180 İLE 200 PARÇADAN OLUŞUYOR

Diyarbakır Hasır Bileziği’nin geçmişi 300 yıl öncesine kadar uzanmaktadır. Diyarbakır Hasır Bileziği’ni diğer hasır bileziklerden farklı kılan en önemli özellikleri kısaca sıralamak isterim, Diyarbakır Hasır Bileziği tamamıyla el işçiliği ile yapılan, 180 ile 200 parçadan oluşan, Mezopotamya’yı temsil eden güneş ve gül motifleri ve kilit sisteminin kullanılması onu diğer bütün hasır bileziklerinden ayıran temel özelliklerin başında gelmektedir.

Diyarbakır Hasır Bileziği gibi, ilimizin geleneksel el sanatlarında hak ettiği noktaya gelmesi için çalışmalarımızı devam ettirdiğimizi ve kısa süre içinde Kişnişli Kolye tescilinin de yapıldığı ve kısa süre içinde sonuçlanacağı müjdesini paylaşmak isterim” dedi.

DIŞ ÜLKELERE İHRACAT YAPILMASI HEDEFLENİYOR

Kuyumcular Odası Başkanı Mehmet Yüksel ise Diyarbakır’a özgü Hasır Bileziği’nin seri üretimine geçilmesi gerektiğini belirterek şunları söyledi: “ Hasır Bileziği’nin 2 yıldır tanıtımını, çalışmasını yapıyoruz. Fuarlarda dev firmalarla bir araya gelerek Hasır Bilezik ihracatına ilişkin çalışmalar yaptık. Bu konuda seri üretime acilen geçmenin eksikliğini gördük. Bunun çalışmasını yaparak dış ülkelere ihracatını yapacağız. Diyarbakır Hasır Bileziği’ni sadece Türkiye değil artık dünya da tanıyacak.”

KAYNAK: DHA